Yazlık ve Telefon

Babam yine bağırıyordu. Haklıydı. Ne olursa olsun benim yaptığım bu mallık onun da dediği gibi " başkasının yaptığını duysan gülersin " gibisinden bi mallıktı. ' Tatilde bile rahat yok, yine sinir yine sinir ' diyordum. Babam hala söyleniyordu.


"Baba yarın denize gidiyoruz dimi sabah ? " dedim. " Gidicez " dedi babam. Yazlığa geldiğim günün akşamıydı. İçimde o kadar coşku birikmişti ki sabırsızlanıyordum denize girmek için.(Aslında bu coşku gavur hatunlara kaymak için birikmiş bir coşku da olabilir sevgili okur )Akşama doğru karanlık daha hakimiyetine başlamadığı bir zamanda Yasin dayıya uğradım. Çoluk çocuk, getirmişti herkesi yasin dayı evine. Hemen merabalaşıp havuzlarında biraz
yüzdüm. Tek başıma dahi olsa yinede bana eğlenceli geliyordu, nede olsa 2 sene olmuştu suya girmeyeli. Suya girince neşem geldiğinden midir nedir, etrafımda yaşıtım kız varmı diye hemen bakındım. Yasin dayının kızlarına yangözle bakmadım tabiki. Dışarılara baktım. Etrafta hatun olmadığını görünce önce bi üzüldüm, ancak ertesi günkü gideceğimiz denizde, kardeşimin dediğine göre turistler cıvıl cıvılmış.Bunu hatırlayıp neşemi yerine getirdim. Ertesi
gün gelsin çabuk gelsin diye çocukkenki ' hemen uyuyim, sabah daha hızlı olur ' mantığıyla uyudum. Sabah 7 sularında bi hevesle kalktım. Yanıma telefonumu ve paramı alıp babam ve kardeşlerimle plaja gittik. Plajda pek kimse yoktu ama geleceklerdi elbet. Avını bekleyen avcı misali beklemeye koyuldum plajda.
" Is it cold? " sesiyle birlikte gözlerim hemen sesin geldiği tarafa yöneldi. 2 tane 20li yaşlardaki turist hatunu görünce tabiki dayanamayıp yanlarına konuşmaya gittim. Az biraz ingilizcemle edebildiğim muhabbeti ettim, ki zaten muhabbetin aparatça konuşmalara saptığını farkeden denizdeki hatun " Why you are not coming ? " dedi bana doğru. Tabi bunu duyan amo durur mu, üstündeki tişörtü çıkarttığı gibi atlar suya. Kızlarla birlikte denizde neler neler yaparım gibisinden düşüncelere daldığımda kızların erkek arkadaşları geldi ve tabiki onları görünce 2 muhabbet edip bizim şemsiyenin ordaki kumsal tarafına doğru gittim. ' Tüh be sevgilileri varmış, ulan tek başıma alamam da ikisini, izbandut gibiler aq ' diye düşünüyordum. Bari ' istanbulda yawşadığım kıza bir mesaj atayımda dönünce görüşürürz falan ' gibi düşüncelerle elimi telefonumun olması gereken yere yani cebime attım. Telefonum tabiki yoktu cebimde.
Anlayacağınız üzere telefonumla girmiştim denize. Kızın beni çağırdığını duyunca telefon para falan siklemeyip girmiştim direk suya. Yaptığım mallıktan dolayı kendime güldükten sonra üzülme faslı geldi. Telefonum gittiği için babamın bana bağırıp çağırmasına mı üzülseydim, yoksa hem hatunları ayarlayamayıp hemde telefonum ve paramı marmara ereğlisinin serin sularına bırakışıma mı bilemedim. Tabi bunlarla birlikte babamın tüm aileye anlatıp herkesin, bana
malmışım gibi davranıp, benle taşşak geçmesini söylemiyorum bile. Bugünümde böyle geçti sevgili okur, umarım sizde böyle şeyler yaşamassınız ( aslında keşke siz yaşasaydınız da ben taşşak geçebilseydim ).

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Amo süpersn tam bir klasik... Okudukça gülüyorum, hatırladıkça gülüyorum... Bu yazıyı buraya koyma cesaretine de hayran kaldım ;)

Kha dedi ki...

abi sen bir tanesin:D