Rafet the Crazy Person

Mahallede adı Deli Rafet diye geçerdi.Delimiydi divanemiydi bilmem ama o hep orada beklerdi.Yerin altına gömülmüş gecekondusunun önünde; bira, ot ne bulmuşsa çekmiş bir şekilde sokağın nöbetçisi vazifesiyle direğin dibinde dikilirdi.Sanırım yıllarca süren ot tüttürme seanslarından sonra beyninin bir kısmı harbiden işlevini yitirmişti.Ekmek alacak parası olmayan bu adam bu kadar ota, biraya parayı nerden buluyordu buyrun siz düşünün..

Her sabah ilkokulumun yolunu tutmuşken önce gür bir sesle "Günaydın Uğur" derdi.Ben de günaydın abi derdim.
-Sen kaça gidiyorsun Uğur?
-4e geçtim.
-İyi, iyi.Allah zihin açıklığı versin.
-sağol abi.
tabi bu sohbetin hiçbir garip tarafı yok gibi gözükebilir.Aslolan ise aynı diyaloğun sekteye uğramadan her sabah gerçekleşmesiydi.4e gidiyorum işte mariuna abi 4e!Abimin de ilkokul yıllarını sayarsak 12 yıl boyunca günümüzü aydınlatmayı kendine vazife belleyen Deli Rafet, bir iki yıl önce bilmediğim bir sebepten evini ateşe verdi.O gün bugündür Alev sokakta görülmemiştir.Ama Kuştepe burası hiç merak etmiyorum.Biliyorum ki Deli Tatar gider, Oğlu Deli Cavit gelir(harbiden o da delirdi amk, ki annesi Tatar ın kafamda fincan kırmışlığı vardır gene bilinmez neden).Rafet gider adını bilmediğim ve kafatasının içine beyin diye eşek sıçmığı doldurduklarını düşündüğüm; şişko, gene kısa vadeli hafızası zayıf, son 3 yıldır heralde yıkanmayan eleman gelir.Gelsinler, ben daha uzun bir süre buralardayım.

Hiç yorum yok: